Türkiye Temmuz 2015 sonunda başlayan ve son üç aydır Güneydoğu’daki kent merkezlerine sıçrayan çatışmalarla boğuşuyor. Genelkurmay Başkanlığı’nın 20 Ocak’ta paylaştığı bilgilendirme notuna göre çatışmalar başladığından beri Cizre’de 364, Silopi’de 140, Diyarbakır’ın kent merkezindeki Sur ilçesinde 106 “terörist etkisiz hale getirildi”.
Sadece bu üç kent merkezinde “etkisiz hale getirilen terörist” sayısı 610. Çatışmaların yer yer devam ettiği diğer 10 kent merkezindeki kayıplar da dikkate alındığında Temmuz 2015’den bu yana etkisiz hale getirilen PKK militanı sayısı bini buluyor. Aynı tarihten bu yana hayatını kaybeden güvenlik personeli sayısı 236’ya ulaştı. Sivil kayıpların ise 500’ü aştığı ifade ediliyor. Bunların yanı sıra kentlerdeki çatışmalar yaklaşık 1.3 milyon insanı göçe zorladı, 400 bine yakın öğrenci üç aydır okula gidemiyor ve çatışmaların sadece Cizre’de yarattığı ekonomik yıkım (Irak sınır ticareti ile) 300 milyon dolara ulaşmış durumda. Bunlar hesaba katıldığında çatışmaların yol açtığı toplumsal ve ekonomik maliyetin boyutları daha da iyi anlaşılıyor. Daha önce Cizre örneği üzerinden çatışmaların ekonomik maliyetlerine ilişkin yaptığım bir analize göre, bir aylık kent çatışmasının Türkiye’ye ekonomik maliyeti bir aylık kırsal çatışma maliyetinin sekiz katı kadar. Çatışmalar bu tempoda giderse Türkiye 1984-2013 arasındaki 29 yıllık dönemde yaşanan kırsal çatışmaların neden olduğu ekonomik yıkıma sadece dört yıl gibi kısa bir sürede ulaşabilir.