Ana içeriğe atla

Türkiye yol ayrımında

Erdoğan’ın referandum kampanyası Türkiye’yi popülist ve milliyetçi bir söyleme boğuyor. Ancak toplumu, özellikle kendi kitlesini tam olarak ikna edebilmiş görünmüyor.

A campaign banner for the upcoming referendum with the picture of Turkish President Tayyip Erdogan is seen on Taksim square in central Istanbul, Turkey March 15, 2017. REUTERS/Murad Sezer - RTX314BZ

Kritik 16 Nisan anayasa referandumuna bir aydan az bir süre kaldı. Şüphe yok, toplumun ve siyasetin geleceğine dair bu tür önemli tercih anları demokratik ve özgür bir siyasi ortam gerektirir. Türkiye ise popülist milliyetçiliğin otokratik örneklerinin sergilendiği, son yılların en boğucu siyasi kampanyalarından birisini yaşıyor. Hürriyet Gazetesi yazarı Taha Akyol’un şu tespiti mevcut tabloyu özetliyor: “İktidarın propaganda makinesi tam gaz çalışıyor, devlet gücünü de devreye sokarak muazzam bir evet kampanyası yürütüyor. (...) ‘Evet’in devlet gücüyle nasıl desteklendiğinin, ‘hayır’ın da yine devlet gücüyle nasıl baskılandığının örneklerini her gün görüyoruz.”

Milliyetçi Hareket Partisi’nin 15 Temmuz öncesi en kuvvetli lider adaylarından olan eski İçişleri Bakanı Meral Akşener’in yürütmeye çalıştığı “hayır” kampanyasının, filli şiddet eylemleriyle, kimi valilerin miting yasağı ilan etmesiyle engellenmesi bu konuda simgesel bir örnek.

Subscribe for unlimited access

All news, events, memos, reports, and analysis, and access all 10 of our newsletters. Learn more

$14 monthly or $100 annually ($8.33/month)
VEYA

Continue reading this article for free

All news, events, memos, reports, and analysis, and access all 10 of our newsletters. Learn more.

By signing up, you agree to Al-Monitor’s Terms and Conditions and Privacy Policy. Already have an account? Log in