Ana içeriğe atla

İslamcılardan sonra “ülkücü mücahitler”

Türkiye’nin yönlendirmesiyle Suriye’deki savaşın parçasına dönüşen Türkmenler ülkücüleri de cepheye çekiyor.
77425269.jpg

Türkiye’de büyük oranda İslamcıların angaje olduğu Suriye’deki savaş Türk milliyetçilerini de içine çekti. Ülkücü hareketin ana gövdesi Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ve partinin gençlik kolları Ülkü Ocakları, son zamanlarda cephede dikkat çeken bazı kayıplar verdi. Ülkücü kesimde daha fazla “Müslüman” kimliğini öne çıkartan Büyük Birlik Partisi’ne (BBP) bağlı Alperenler Ocakları da ziyadesiyle Suriye’deki savaşla ilgili hale geldi.

Ülkücü kesimin Suriye’ye savaşçı göndermesinin nedeni son zamanlarda Rus hava operasyonlarıyla daha da atış menziline giren Suriyeli Türkmenler. Rusya’nın 30 Eylül 2015’te savaşa doğrudan müdahil olmasının ardından Lazkiye kırsalında Bayır-Bucak Türkmen bölgesine yönelik operasyonlar artınca AKP hükümeti Türkmen hassasiyetini köpürttü. Bu tür bir propagandanın karşılık bulduğu kesimlerin başında ülkücüler geliyor.

Türkiye’nin İslamcıları Afganistan’dan Çeçenya’ya, Bosna’dan Kosova’ya birçok cephede “cihat” uğruna savaşların parçası olageldi. Ancak Çeçenya’nın özgürlük mücadelesine kıyısından köşesinden ilgi göstermiş olsalar da ülkücüler Türkiye sınırları dışında bu tür bir maceraya ilk kez katılıyorlar. Tabi buna, derin devletin Azerbaycan gibi yerlerde örtülü operasyonlarında yer alan ülkücüleri dâhil etmiyoruz.

Suriye’de savaşan ülkücüler son olarak iki aydır Bayır-Bucak’taki Türkmen Dağı’nda savaşan MHP Fatih İlçe Başkan Yardımcısı İbrahim Küçük’ün Rus uçaklarının bombardımanında ölmesi üzerine gündeme geldi. Cenaze namazını Cübbeli Ahmet Hoca diye bilinen Nakşi-Halidi cemaati lideri Ahmet Ünlü’nün kıldırması, merasime Oktay Vural, Celal Adan ve Meral Akşener gibi MHP’li üst düzey isimlerin katılması ülkücülerin verdiği kaybı daha da dikkat çekici hale getirdi. Daha çarpıcı olan ise Türkiye’nin 24 Kasım 2015’te düşürdüğü Rus uçağından atlayan pilot Oleg Peşkov'u öldüren Elazığlı Türk vatandaşı Alparslan Çelik’in de cenazede arz-ı endam etmesiydi.

Türkiye’nin yönlendirmesiyle Suriye yönetimine karşı organize edilen Türkmen tugaylar Yavuz Sultan Selim, Abdülhamid Han, Fatih Sultan Mehmet, Sultan Süleyman, Sultan Murat gibi Osmanlı padişahlarının adını alırken Türkmen bölgeleriyle ilgili söylem de haliyle “Osmanlı topraklarını koruma” ya da “vatan savunması” propagandasına dönüşüyor. Yabancı bir gücün işgalinden bahseder gibi! Örgütlere verilen isimler ve sloganlar Erdoğan’ın “Yeni Osmanlı” özlemlerinin birer izdüşümü gibi! İbrahim Küçük’ün ölüm haberi de sosyal medyada şöyle duyuruldu: “Türkmen Dağı’nda katıldığı vatan savunmasında şehit olmuştur.”

Türk medyasının “Rus istihbaratının hedefindeki adam” diyerek peşinden koştuğu İkinci Sahil Tümeni’nin komutanlarından Alparslan Çelik’in argümanı farklı değildi: “Atalarımızdan yadigâr kalan topraklar bugün Rus bombardımanı altında. Tüm köylerimiz neredeyse Rusların eline geçti.”

MHP’li bir aileden gelen ve Ülkü Ocakları’nda yöneticilik yapmış olan Çelik’in emrinde savaşa katılan İstanbul Ülkü Ocakları yöneticisi Burak Mişinci de vardı. Mişinci’nin Temmuz 2015’te İstanbul’daki cenaze törenine Milletvekili Meral Akşener’in yanı sıra Ülkü Ocakları İstanbul İl Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım, MHP İstanbul İl Başkan Yardımcısı Kurtuluş Bozkurt ve İstanbul Alperen Ocakları Başkanı Kürşat Mican katılmıştı.

Cenazelere üst düzeyde gösterilen katılım parti yönetimimin de bu mücadeleyi sahiplendiği sonucuna yol açıyor. Sadece Ülkü Ocakları değil MHP’nin yönetim kadrolarından da bazı kişilerin Suriye cephesine gittiği ortaya çıktı. İstanbul’da MHP Esenler İlçe Başkanı Suat Yılmaz ile Bağcılar İlçe Başkanı Onur Yeşil, Türkmen Dağı’nda silahlarıyla birlikte çektirdikleri fotoğrafları sosyal medyada paylaştı.

Suriye’de çatışmalar başladığından beri Türkiye’nin bölgeye müdahale aracı olarak İslamcılar öne çıktı. Mart 2014’te Giresun Ülkü Ocakları Eski Başkanı Selami Aynur’un Halep’te öldürüldüğüne dair haber kafaları karıştırmıştı. Cenaze üst düzey katılım ve yoğun bir kalabalıkla kaldırıldı. Suriyeli Türkmen temsilciler Aynur’un ailesine taziyeye giderek ‘reis’e vefalı olduklarını gösterdi.

Ardından Türkmenlerin silahlanmasında MİT ile yakın çalışan Türkmen Şehitleri Tugayı Komutanı Adil Orli’nin 2014’te İstanbul’da MHP’li yerel yöneticilerle buluşması herkesi şaşırtmıştı. Orli ve ülkücülerin birlikte verdiği poz, 17 Nisan 2014’te İstanbul’da Pendik’te çekilmişti. Bir diğer poz 19 Nisan 2014’te İstanbul Kartal’da çekilmişti. 14 Nisan 2014’te Orhangazi Ülkü Ocağı’nın Bayır-Bucak bölgesine gönderdiği insani yardım malzemeleriyle ilgili görüntüde de Orli vardı.

Türkiye’den giden ülkücüler özellikle İkinci Sahil Tümeni’nde yoğunlaştı. Bu tümenin oluşmasında Türkiye’nin birinci derecede rolü bulunuyor. Türkmen Dağı Tugayı, Muntasır Billah, Fatih Mehmet Sultan Taburu, Yavuz Sultan Selim Tugayı, 1071 Akıncılar ve Sultan Murad Tugayı gibi örgütler Temmuz 2015’te Ankara’da toplanarak ortak çatı altında buluşmuştu. Bu çatının adı İkinci Sahil Tümeni’ydi. Yeni çatı örgütünün genel komutanlığına Ahmet Arnavut, komutanlığına Tarık Solak, saha komutanlıklarına Ömer Abdullah ve Adil Orli getirildi.

İslam Devleti’ni Tel Ebyad’dan atan Kürtlerin Türkmenlere karşı etnik temizlik yaptığı iddialarının gölgesinde yapılan bu toplantıda kritik bir karar alınmıştı. Hükümet yanlısı medyaya sızdırılan bilgilere göre Türk Silahlı Kuvvetleri ve MİT'in desteğiyle 5 bin savaşçıdan oluşan bir Türkmen ordusu kurulması kararlaştırıldı. Türkmenleri organize etme çabası, Erdoğan’ın başkanlık sistemi hedefiyle anayasa değişikliği için ihtiyaç duyduğu meclis çoğunluğu yakalamak üzere milliyetçi kesimleri yanına alma hamlelerini arttırdığı döneme denk geliyordu.

Bu süreçte sosyal medyada Ülkü Ocakları ve Alperen Ocakları ile bağlantılı hesaplarda “Esad ve Rus güçleri Türkmen bölgelerinde soykırım yapıyor! Zalimlere dur demeyecek misiniz?”, “Bin yıllık Türk yurdu Bayır-Bucak düşüyor”, “Türkmen Dağı’nda soydaşlarımız katlediliyor. Uyan Türkiye” gibi mesajlarla kamuoyu yaratma çabaları yürütüldü. Alperen Ocakları, Rusya'nın Türkmen Dağı'na yönelik operasyonları Rusya'nın İstanbul Başkonsolosluğu önünde protesto etti. Hatta yakındaki Hollanda Büyükelçiliği de yanlışlıkla protestolardan nasibini aldı. Konsolos Robert Schuddeboom bu durumu "Kızgın Türk göstericiler, komşumuz Rus konsolosluğu ile bizi sıklıkla karıştırıyor. Bu geceki gibi bize yumurta atıyorlar" tweetiyle paylaştı.

Türkmen Dağı’ndaki mücadeleyi “vatan savunması” olarak tanımlayan ifadeler sosyal medyada sıklıkla kullanılır hale geldi. Mesela Alperenlere ait bir Twitter hesabından “Ve Türkmen Dağından sonra Ankara çok da uzak değildir. Aradaki mesafe yalnızca birkaç adımdan ibarettir” ifadesi yer aldı. Türkmenlere yardım seferberliğinde öne çıkan Türkmen-Der Başkanı Mehmet Ali Öztürk de Bayır-Bucak’taki operasyonları “Türkmenler üzerinden Türkiye’ye yönelik bir hareket” olarak değerlendirdi: “Osmanlı hinterlandında AKP hükümetiyle başlayan hizmetler tekrar Osmanlı yeniden mi canlanıyor diyalektiğini ortaya çıkardı ve bu da uluslararası güçler arasında tedirginliğe yol açtı. Türkmenler Türkiye’nin hassas olduğu bir konudur. Türk’üz, Türkmen’iz hassasız bu konuda.”

Suriye’de cihatçı örgütlerin saflarında savaşan İslamcıların Türkiye’ye nasıl bedeller ödettireceğine dair korkular artarken buna bir de ülkücüler eklendi. Kritik soru şu: “Bu kesimden insanları her zaman kullanabilen devlet savaş deneyimi elde eden ülkücü mücahitlerle ne yapacak?”

Ülkücü hareket üzerine kitapları olan gazeteci yazar Kemal Can, ülkücüler için Suriye cephesinin açılmasının arkasında ideolojik bir motivasyondan sonra devletin yönlendirmesinin olduğunu düşünüyor. Ülkücü mücahitler olgusunu Al-Monitor’a değerlendiren Can şunları söyledi: “İdeolojik bağlardan ziyade devletle bağlarına bakmak lazım. Bu kesim devlet operasyonlarında kullanışlı bir madendir. Geçmişte çok profesyonel operasyonlarda da kullanıldılar. Bence Türkmen meselesinde tabanın ve örgütsel yapının çok angajmanı yok. İslamcıların işe dahlindeki gibi ideolojik bağ güçlü değil. Doğrudan ya da dolaylı olarak devlet bağlantısının belirleyici olduğunu sanıyorum. Çok fazla gürültü çıkarılmasına rağmen Suriye’deki gelişmeler bir takım etkiler yaratabilir ama ülkücü tabanı beklendiği gibi militanlaştırmaz. Elbette her zaman devlet açısından var olan yetişmiş operasyonel kadro zenginleşmiş olur. Gizli operasyonlar için en verimli havuz ülkücülerdir.”

Özgür Suriye Ordusu diye etiketlenen birçok muhalif grup zamanla Selefi anlayışlara kaydı. Savaşın Türkiye’nin ülkücülerinde nasıl bir dönüşüme yol açacağı önemli. Ülkücülerin de katıldığı Türkmen birlikleri Nusra Cephesi gibi Selefi cihatçı örgütlerle içli dışlı hale geldiler. Bunun bırakacağı tortu illaki olacaktır.

Join hundreds of Middle East professionals with Al-Monitor PRO.

Business and policy professionals use PRO to monitor the regional economy and improve their reports, memos and presentations. Try it for free and cancel anytime.

Already a Member? Sign in

Free

The Middle East's Best Newsletters

Join over 50,000 readers who access our journalists dedicated newsletters, covering the top political, security, business and tech issues across the region each week.
Delivered straight to your inbox.

Free

What's included:
Our Expertise

Free newsletters available:

  • The Takeaway & Week in Review
  • Middle East Minute (AM)
  • Daily Briefing (PM)
  • Business & Tech Briefing
  • Security Briefing
  • Gulf Briefing
  • Israel Briefing
  • Palestine Briefing
  • Turkey Briefing
  • Iraq Briefing
Expert

Premium Membership

Join the Middle East's most notable experts for premium memos, trend reports, live video Q&A, and intimate in-person events, each detailing exclusive insights on business and geopolitical trends shaping the region.

$25.00 / month
billed annually

Become Member Start with 1-week free trial
What's included:
Our Expertise AI-driven

Memos - premium analytical writing: actionable insights on markets and geopolitics.

Live Video Q&A - Hear from our top journalists and regional experts.

Special Events - Intimate in-person events with business & political VIPs.

Trend Reports - Deep dive analysis on market updates.

All premium Industry Newsletters - Monitor the Middle East's most important industries. Prioritize your target industries for weekly review:

  • Capital Markets & Private Equity
  • Venture Capital & Startups
  • Green Energy
  • Supply Chain
  • Sustainable Development
  • Leading Edge Technology
  • Oil & Gas
  • Real Estate & Construction
  • Banking

We also offer team plans. Please send an email to pro.support@al-monitor.com and we'll onboard your team.

Already a Member? Sign in

The Middle East in your inbox Insights in your inbox.

Deepen your knowledge of the Middle East

Trend Reports

Saudi Crown Prince Mohammed bin Salman (4th R) attends a meeting with Chinese President Xi Jinping (3rd L) at the Great Hall of the People in Beijing on February 22, 2019. (Photo by HOW HWEE YOUNG / POOL / AFP) (Photo credit should read HOW HWEE YOUNG/AFP via Getty Images)
Premium

From roads to routers: The future of China-Middle East connectivity

A general view shows the solar plant in Uyayna, north of Riyadh, on March 29, 2018. - On March 27, Saudi announced a deal with Japan's SoftBank to build the world's biggest solar plant. (Photo by FAYEZ NURELDINE / AFP) (Photo credit should read FAYEZ NURELDINE/AFP via Getty Images)
Premium

Regulations on Middle East renewable energy industry starting to take shape

Start your PRO membership today.

Join the Middle East's top business and policy professionals to access exclusive PRO insights today.

Join Al-Monitor PRO Start with 1-week free trial