Leyla Zana, 1991 yılında milletvekili seçildi. Yemin etmek için çıktığı Parlamento kürsüsünde, Kürtçe konuştu. Ağzından çıkan sadece iki Kürtçe kelime tüm hayatını değiştirdi. Önce diğer milletvekillerinin sözlü saldırılarına maruz kaldı, Meclis’ten kovuldu, milletvekillerinin dokunulmazlığını kaldırmasının hemen ardından da cezaevine konuldu. Yıllarca hapis yattı. Bu olayı hafızalarında taptaze yaşayanlar için geçen hafta Parlamento’da gerçekleşen yemin töreninin ayrı bir anlamı vardı. Bu kez Parlamento’ya milletvekili olarak girip, yemin edenler arasında silahlı örgüt PKK’nin lideri Abdullah Öcalan’ın yeğeni Dilek Öcalan bulunuyordu. Zana’nın Kürtçe konuştuğu için yıllarca cezaevinde yattığı Türkiye’de Öcalan’ın yeğeninin milletvekili olması, Kürt sorununun geçirdiği aşamaları göstermesi açısından oldukça önemli.
Dilek Öcalan, İmralı Adasında ömür boyu hapis cezasını çeken PKK lideri Abdullah Öcalan’ın kız kardeşi Fatma Öcalan’ın kızı. Çocukluğundan bu yana soyadının ağırlığını taşımak zorunda kalmış 27 yaşında genç bir kadın. Üniversite mezunu, milletvekili olduğu Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) selefi Barış ve Demokrasi Partisi’nde Parti Meclisi üyeliği yapmış. Kendini bildi bileli siyasetin içinde, kadın sorunlarıyla yakından ilgili. Sivil toplum örgütlerinin yanı sıra Partisinin kadın kollarında aktif. Milletvekilliği de kadın kollarının önerisi ile gerçekleşmiş.