Eşcinsellerin payına ölüm düşüyor
Türkiye’de eşcinsellerin bizzat kendi aile fertleri tarafından öldürüldüğü “namus cinayetleri” oldukça yaygın bir trajediyken; şu ana kadar yargılaması yapılan iki cinayet davasındaki benzerlikler toplumun farklı cinsel yönelimlere karşı tutumunu da gözler önüne seriyor.
![TURKEY/ A gay rights activist waves a rainbow flag during a protest at Tunel Square in Istanbul June 23, 2013. REUTERS/Marko Djurica (TURKEY - Tags: SOCIETY CIVIL UNREST) - RTX10Y6T](/sites/default/files/styles/article_hero_medium/public/almpics/2014/05/RTX10Y6T.jpg/RTX10Y6T.jpg?h=c2c5b897&itok=ugno8m3S)
İki ay önce Türkiye’nin Güneydoğusundaki Diyarbakır Barosu’na bir başvuru yapıldı. 18 yaşından küçük bir erkek, arkadaşlarının aracılığıyla buraya sığınmıştı. Ölüm tehditleri aldığı için ismini açıklayamayacağımız genç adamın başvurusu, özetle şöyleydi:
“Eşcinsel olduğumu öğrenen ailem tarafından darp edildim. Babam, dayaktan sonra başıma silah dayayıp elime Kuran’ı Kerim’i verdi ve ‘af dile’ dedi. Ertesi gün bir yolunu bulup, evden kaçtım. Ailem tarafından arkadaşlarımın evlerine baskınlar yapıldı, onlar da darp edildi, sığınacak bir yerim yok. Yaşamım tehdit altında.”