Ana içeriğe atla

İhracatın ithalata bağımlılığı yüzde 60

Dövizde yeniden tırmanma sürecine girildiğine ilişkin önemli sinyaller gelirken mevcut kur fiyatlarıyla ithal edilecek girdilerle ihracatı artırmanın kolay olmayacağı açık.
A truck is driven off a Turkish freighter, docked at Haifa port in northern Israel February 17, 2014. Three years after Syria plunged into violence, Israel is reaping an unlikely economic benefit. Exports from Turkey have begun to flow through Israel and across the Sheikh Hussein Bridge to Jordan and a few Arab neighbours. The trade is growing enough to encourage long-held Israeli hopes that the Jewish state can become a commercial gateway to the Arab world. Picture taken February 17, 2014. To match Insight
Oku 

Yerel seçimlerin yapılacağı 31 Mart tarihi yaklaştıkça ülkenin en can alıcı gündem maddesi olan ekonomi ile ilgili tartışmalar da alevleniyor. Verileri soğukkanlı ve sağduyu ile yorumlamaktan çok propaganda malzemesine dönüştürme telaşı öne çıkıyor. Büyümenin yerini küçülmeye bıraktığı bu konjonktürde, ithalat gerilerken ihracat göreli olarak artmış görünüyor. Bu durum, hem ekonomi yönetimi hem de bazı işveren örgütlerince abartılarak kamuoyuna sunuluyor.

Örneğin henüz resmiyet kazanmayan şubat 2019 dış ticaret verileri konusunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yönetiminin Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan şöyle konuşuyordu: “Küresel ticarette yaşanan tüm sorunlarına rağmen Türkiye tarihinin en yüksek şubat ayı ihracatını açıklamış bulunuyoruz. Yılın ilk iki ayında ihracat yüzde 5 artarken, ithalat yüzde 23,1 azaldı.” Bakan Pekcan aynı coşkuyla devam ediyordu, bu yılın en önemli göstergesinin ihracatın ithalatı karşılama oranı olduğunu, bunun ilk iki ayda yüzde 87.3’e ulaştığını, 2018’in ilk iki ayında ise yüzde 64 dolayında olduğunu vurguluyordu.

Access the Middle East news and analysis you can trust

Join our community of Middle East readers to experience all of Al-Monitor, including 24/7 news, analyses, memos, reports and newsletters.

Subscribe

Only $100 per year.