22 Eylül’de bir İsrail askeri Batı Şeria’nın El Halil kentinde öldürüldü. Haberin yayılması üzerine Al-Monitor, kentin barışçıl direniş hareketinde yer alan, önde gelen bir aktiviste telefonla ulaştı. Huzursuz bir sesle konuşan ve adının yazılmamasını isteyen aktivist, saldırganın Filistinli olup olmadığını teyit edemedi. Zira askerin dost ateşi sonucu da ölmüş olabileceğini anlattı. Barışçıl direnişte yer alan bir kişinin böyle bir durumda huzursuzluk yaşaması anlaşılır bir şey. Ancak yeni bir anlayışın Filistin halkının genelinde de filizlendiğine dair işaretler söz konusu.
Filistinliler yıllardır geleneksel bir sloganı kullanır: “Biz ölelim ki Filistin yaşasın!” Ancak şimdi buna rakip bir slogan var: “Biz de yaşayalım, Filistin de yaşasın!” Nakba Günü’nde Nasıra’da düzenlenen anmaların bu seneki törenlerinde de bu slogan benimsendi. Filistinli gençler 2012 yılbaşı gecesinde de aynı sloganı atmış, ama bu arada silahlı direnişi öven ve İsrail’le 20 yıldır sonuç vermeyen müzakerelere karşı çıkan sloganlar da kullanmıştı. Gençler, “Sana canımız, kanımız feda ey Filistin!” şeklindeki yaygın sloganı da tekrar etmişti.