RAMALLAH, Batı Şeria — Hamas liderleri, İran ve Lübnan Hizbullahı’nın arabuluculuğunda Suriye ile ilişkileri onarmaya çalışıyorlar. Gazze’de yayımlanan El Kudüs gazetesine göre Hamas Siyasi Büro Şefi İsmail Haniye 20 Temmuz’da Türk gazetecilerle yaptığı telekonferansta Şam’la ilişkilerin “düzeltilmesi ve yeniden canlandırılmasını” umduklarını söyledi. Haniyeh Suriye ile bağların yeniden tesisinin hareketin tüm kurumlarında istişare edildiğini de ekledi.
Hamas, merhum Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad iktidarından 2012’ye kadar Şam ile iyi ilişkilere sahipti. Hareketin siyasi büro üyeleri ve liderleri Suriye’de yaşıyordu ve böylelikle İsrail saldırılarına karşı fiili bir koruma altındalardı. İlişkilerdeki kopuş Suriye’de patlak veren iş savaş ve Hamas’ın Suriye vatandaşlarına karşı rejim ile aynı safta yer almayı reddetmesiyle başladı. Bu karar, dönemin Siyasi Büro Şefi Halid Meşal de dahil Hamas liderlerinin 2012’de Şam’dan ayrılmasına ve Suriye makamlarının hareketin Suriye’deki ofislerini kapatmasına yol açtı. Hamas’ın o dönemki tutumunun arkasında duran Haniye, Türk gazetecilere “Hamas’ın Suriye’den çıkışının hareket içinde titizlikle düşünülerek alınmış bir karar” olduğunu söyledi. Ancak bu tutum şimdi değişmiş gibi görünüyor.
Bir Hamas lideri isminin açıklanmaması kaydıyla Al-Monitor’a şunları aktardı: “Filistin meselesinin dibe vurduğu bu ortamda, İran, Suriye, Hizbullah ve Müslüman Kardeşler Filistinlilere karşı kesintisiz desteklerini hâlen sürdürüyorlar. Bize destek veren taraflarla ilişkilerimizi güçlendirmemiz kadar olağan bir şey olamaz.” Kaynak “Etraflı istişareler gerektiren bu adıma ilişkin basına daha fazla bilgi verilmemesi konusunda” bir karar aldıklarını da ekledi.
Hareketin Suriye’ye ilişkin yaklaşımındaki değişiklik 2017’de yapılan seçimlerin ardından, yeni kurulan siyasi büronun Hamas’ın iç ve dış ilişkilerdeki durumunu gözden geçirmesiyle başladı. Hamas’ın Gazze’deki lideri Yahya El Sinvar Ağustos 2017’de hareketin Suriye ile ilişkileri yeniden canlandırmaya hazır olduğunu açıkladı.
İran ve Hizbullah da Hamas’ın “direniş ekseni”ne yeniden kazandırılması için arabulucu olarak devreye girdi. Direniş eksenine bu ülkeler ve Suriye’nin yanı sıra Irak’taki Halk Seferberlik Birlikleri (HSB), Yemen’de Ensar Allah ve Hamas ile diğer bazı Filistinli gruplar da dahil. Suriye savaşı yüzünden bozulan Tahran ile Hamas arasındaki ilişkiler 2017’de yeniden rayına girmişti. Son olarak, Hamas’ın kıdemli liderlerinden Salih El Aruri başkanlığındaki üst düzey bir Hamas heyeti 20 Temmuz’da İran’ı ziyaret etti. Aruri ziyaret kapsamında 22 Temmuz’da İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney ile ikili bir görüşme de gerçekleştirdi.
Hizbullah Genel Sekreter Yardımcısı Naim Kasım 22 Temmuz’da El Mayadin televizyonuna sürece ilişkin şu bilgileri verdi: “Hamas yönetimi hareketin muhtelif taraflarla ilişkilerini yeniden gözden geçirdi, bir değerlendirme yaptı. Ardından Hamas ve Suriye karşılıklı bazı adımlar attılar. Hizbullah da Hamas ve Suriye’nin yeniden bir araya gelmesini ve direniş ekseninin korunmasını istiyor.”
İsrail’in devlet televizyonu Kan, 22 Temmuz’da Hizbullah güvenlik şefi Vakıf El Sefa’nın haziran ayında Beyrut’ta Hamas liderleri ile gizli bir görüşme yaptığını ancak Suriye ile ilişkilerinin ele alındığı görüşmeden bir sonuç alınamadığını duyurdu. Lübnan’ın El Ekber gazetesi de 3 Haziran’da Aruri’nin, Suriye’nin güvenlik şefi Ali El Memlük ve Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın siyasi danışmanlarından Buseyna Şaban ile ayrı ayrı görüşmeler gerçekleştirdiğini ancak görüşmelerden bir sonuç çıkmadığını yazdı. El Ekber her iki görüşmenin de Hizbullah lideri Hasan Nasrallah ve İran Devrim Muhafızları’na bağlı Kudüs Gücü’nün komutanı Kasım Süleymani’nin aracılığında ayarlandığını öne sürdü.
Suriye’nin resmi haber ajansı SANA ise 7 Haziran’daki haberinde Sefa ve Aruri’nin görüşmelerine gönderme yaparak ismi açıklanmayan kaynaklara atfen Hamas ile ilişkilerde henüz bir ilerleme kaydedilmediğini duyurdu.
Hamas liderleri hareketin Suriye ile ilişkileri düzeltme arzusunu gizlemiyorlar. Hamas Siyasi Büro üyelerinden Mahmud El Zahar, Beyrut merkezli El Nahda haber sitesine 9 Temmuz’da yaptığı açıklamada uzlaşı için atılan adımları doğrulayarak, “Bence Esad’a sırtımızı dönmemeliydik. Daha en başından tarafsız kalsaydık daha iyi olurdu diye düşünüyorum” dedi.
Hamas’ı yeniden Suriye’ye ve Suriye-İran-Hizbullah eksenine iten bir diğer etmenin ise Arap ülkelerinin Donald Trump yönetimi tarafından geliştirilen Orta Doğu barış planına ilişkin tutumları ve aynı Arap devletlerinin İsrail ile ilişkileri normalleştirme arzuları olduğu görülüyor. Zahar da Filistin’den yana olan ülkelerle ilişkileri ileri seviyelere taşımak gerektiğini belirterek şöyle dedi: “Körfez devletlerinin ABD ve İsrail’e kucak açtığı bir ortamda İsrail’e karşı olan diğer ülkelerle niçin işbirliği yapmayalım ki?”
Filistin Yasama Meclisi’nin Denetim Komisyonu’nun Hamas’lı başkan yardımcısı Yahya Musa da hareketin stratejik vizyonunun Suriye de dahil tüm Arap ülkeleriyle iyi ilişkiler kurmak olduğunu vurguladı. Musa Al-Monitor’a şunları aktardı: “Suriye’nin bölgede yeniden etkinlik kazanması tüm Arap dünyası için kazanç olur. Şu an Arap ülkelerinin hepsi iç krizlerle meşguller. Bu da Filistin davasına desteğin zayıflamasına yol açıyor.”
Musa, Hamas heyetinin İran ziyaretine ilişkin de şöyle dedi: “Hamas heyetinin İran ziyareti iki taraf arasındaki ilişkileri geliştirmeye yönelikti, zira İran’ın Filistin meselesinin ve direniş gruplarlarının destekçisi olduğu çok açık.”
Siyasi analist ve Gazze merkezli Filistin gazetesinin eski genel yayın yönetmeni Mustafa El Savaf’a göre Suriye ekseniyle Hamas arasında ilişkilerin yeniden canlandırılması mümkün zira İsrail’e muhalefet üzerinden müşterek menfaatler söz konusu. Al-Monitor’a konuşan Savaf, Hamas liderlerinin Şam ile ilişkileri canlandırma konusunda samimi olduklarını belirtirken bu yönde henüz resmi bir karar alınmadığını da ekledi.