Wagner'in Kremlin'e alenen başkaldırmasıyla Rusya’da yaşanan gelişmeler, Wagner’in son on yılda ciddi yatırım yaptığı bir savaş alanı olan Libya'daki operasyonlarının nasıl etkileneceğine dair yoğun tartışmalar başlattı.
İsyandan yaklaşık bir hafta sonra Libya’nın doğusunda Wagner'i hedef alan esrarengiz insansız hava aracı saldırısı, bu tartışmaları iyice yoğunlaştırdı.
Wagner'in Libya’daki faaliyetlerine birinci elden vakıf olan doğu Libyalı askeri ve güvenlik kaynakların Al-Monitor'a verdiği bilgiye göre Rusya'daki gelişmelerin ardından Wagner'in bölgedeki faaliyetleri veya hareketlerinde olağandışı bir durum olmadı. Ancak görünen o ki Wagner'in bundan sonra nasıl hareket edebileceği sorusu, doğu Libya'daki askeri ve sivil yöneticiler arasında belli bir tedirginlik yaratmış durumda. Gündeme gelen sorulardan biri şu: Wagner ve yöneticileri Rus ordusu ve Kremlin'e bu şekilde başkaldırabiliyorlarsa Libya gibi bir yerde neler yapabilirler?
Libya Ulusal Ordusu (LUO) Wagner'in Libya'dan gönderilmesini görüşmeye zaten istekli görünüyordu. Bu konuda ABD ile üst düzey diyaloga girmiş olması, bu eğilimini daha da belirgin kılıyor. ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Yakın Doğu’dan sorumlu Müsteşar Yardımcısı Barbara Leaf geçtiğimiz mart ayında Bingazi’yi ziyaret ettiğinde LUO yöneticileri belli koşulların karşılanması hâlinde Wagner'in çekilmesini görüşmeye açık olduklarını ortaya koydular. En önemlisi, batı Libya'daki Türk varlığını tehdit olarak gören LUO, Batılı ülkelerin askeri ve güvenlik işbirliğini artırmasını, Wagner tarafından sağlanan ekipmanı ikame edebilecek gelişmiş hava savunma sistemleri ve silah temin etmesini istedi.