Türkiye’de hazirandan beri İslam Devleti’ne (İD) yönelik operasyonlarda dikkat çekici bir artış görülüyor. Farklı illerde toplu gözaltılar olurken operasyondaki bu ivme, İD’le mücadelede strateji değişikliği olup olmadığı sorularını gündeme getiriyor. Güvenlik birimlerinin üç-dört yıldır izlediği kişileri toplamaya başlaması içeride terör tehdidi riskinin yükselmesine bağlanıyor.
İD’in 2016’dan itibaren saha hakimiyetini yitirmesine paralel olarak Türkiye örgütün sığınak bulabildiği ülke haline geldi. Şengal’de kaçırılıp köleleştirilen Ezidi kadın ve çocukları Ankara ve Kırşehir gibi yerlere getirip derin internette satacak kadar hareket alanı bulabilen İD üyelerine karşı güvenlik birimlerinin tutumu “ciddiyetsiz”, “kayırmacı” ve “esnek” olarak eleştiriliyordu.