Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna yönelik 9 Ekim’de başlattığı operasyona, hedefteki beldeler Ayn El Arab (Arap Pınarı) ve Rasualyn’a (Pınar Başı) atfen “Barış Pınarı” adını verirken sahaya sürdüğü Suriyeli milis güçlerini de Milli Ordu (Ceyş’ul Vatani) ismiyle yeniden örgütledi.
2018’de zeytin bölgesi Afrin’e yönelik harekata, Zeytin Dalı isminin verilmesinde olduğu gibi şimdi seçilen isimlerdeki “barış” ve “milli” vurgusu da hem iç hem dış kamuoyu açısından “manipülatif ve propagandif” bir boyut taşıyor. Türkiye, Afrin’de ganimet adı altında yağma, gasp, fidye ve adam kaçırıp işkence etmek gibi suçlara bulaşan silahlı grupları, bütün eleştirilere rağmen, Milli Ordu etiketiyle Fırat’ın doğusuna taşımakta da bir beis görmedi. Tel Abyad’ın (Girê Spî) karşısındaki Akçakale’ye otobüslerle taşınan Milli Ordu bileşenleri Türk ordusunun eşliğinde savaşa girişti. Harekat başlamadan önce Hamza Tümeni ve Süleyman Şah Tugayları gibi gruplar Afrin’de makineli silah kullanımı, yakın dövüş, sokak çatışması ve sızma taktikleri üzerine eğitimden geçirildi.