Irak Başbakanı Haydar El Ebadi, 11 Şubat’ta su kotasına yönelik haksızlıkların ortadan kaldırılması ve Irak’ın güneyinde bulunan Maysan vilayetine bağlı El Mecar ilçesi için belirlenen su kotasının artırılması için talimat verdi.
Ebadi’nin talimatı Irak’ın güney vilayetlerinde tarım ve su kotaları yüzünden patlak veren aşiret kavgalarının ardından geldi. İhtilaflar üzerine harekete geçen aktivistler su krizinin çözülmesi için “Dicle’yi Kurtarın” isimli bir kampanya başlattı. Başta Basra olmak üzere Irak’ın güneyinde bulunan aşiretler arasındaki bazı su kavgaları silahlı çatışmalara dönüşmüş durumda.
Maysan’daki su sorununun çözülmesi için çalışan aktivistlerden Hasanin El Münşit A-Monitor’a şöyle diyor: “Vilayetteki aşiret kavgaları su sorunu yüzünden giderek tırmanıyor. Bu da yeni çatışmalara yol açabilir. Maysan’ın kuzeyindeki bir aşiret şeyhi kendi çiftliğindeki arazileri daha çok sulayabilmek için Dicle Nehri’nin su akışına müdahale ediyor. En tepe yetkililer bile bu haksızlığın farkında ama bu konuda hiçbir şey yapamıyorlar.” Münşit güvenlik endişesiyle şeyhin ismini vermekten kaçındı.
Irak hükümeti ise Türkiye’den gelen su akışının zayıflamasıyla ülkenin güneyini vuran kuraklıkla baş etmek için elinden geleni yapıyor. Irak’ın güney ve orta kesimlerindeki bölgelerin çoğunun tek su kaynağı Fırat Nehri.
Divan vilayetinde yaşayan aşiret şeyhlerinden Macit El Garabi Al-Monitor’a şöyle diyor: “Aşiretler arasındaki su kavgaları bazı ailelerin kendi arazilerinde sudan daha fazla faydalanmak için akışa müdahale etmesinden kaynaklanıyor.”
Irak Su Kaynakları Bakanı Hasan El Cenabi 21 Ocak’ta Facebook sayfasından şu açıklamayı yaptı: “Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye’nin Ilısu Barajı’nı doldurmayı geciktireceğini ve Türkiye Cumhurbaşkanı’nın Irak halkını mağdur etmeyeceğini bizzat Ebadi’nin yanında açıkladı. Barışçıl ve diplomatik bir çözüme ulaşmak için bazı taleplerimiz olduğu ortada.”
Iraklı Bakan, Foreign Policy Concepts dergisine 7 Ocak’ta verdiği röportajda da su kıtlığının Dicle ve Fırat nehirlerinin çıkış noktalarındaki katı kontrol uygulamalarından kaynaklandığını söyledi.
Irak’ın su kaynaklarının yüzde 70’nin ülke dışından geldiğini ve her konu gibi bu konunun da siyasetin bir malzemesi olduğunu belirtmek gerekiyor. Irak da bu nedenle Türkiye’deki Ilısu Barajı inşaatına Mezopotamya’yı çölleştireceği gerekçesiyle karşı çıkıyor.
İslah İlçesi Belediye Başkanı Hüseyin Ali Raddad’ın verdiği bilgilere göre sadece Dikar vilayetinde su kıtlığı nedeniyle çıkan kavga sayısı 20’yi bulmuş durumda. Yerel yönetimlerin soruna çözüm bulamadıklarına dikkat çeken Raddad Al-Monitor’a şöyle diyor: “Aşiretler arasındaki bu kavgalar zaman zaman şiddetli çatışmalara varıyor.”
Sorunun Türkiye’den Irak’a akan suyun yetersiz olmasından kaynaklandığını belirten Iraklı yetkililer ise “facia” uyarısı yapıyorlar.
Aşiret kavgalarından hükümeti sorumlu tutan bazı Iraklılar ise Bağdat yönetiminin su kotalarının paylaşımını düzgün bir şekilde denetleyemediğine inanıyorlar. Nava Radyosu’na konuşan vatandaşlar bazı bölgelerin kendi paylarına düşen suyu alamadıklarından bazı bölgelerin ise paylarına düşenden fazlasını aldıklarından yakınıyorlar. Bölgedeki temel geçim kaynağının tarım olduğunu düşünüldüğünde arazilere yeteri kadar su verilmemesi aşiretler arasındaki gerginliği tırmandırıyor.
Su krizi Irak’ta, bilhassa da güney kentlerinde yeni bir protesto dalgasına yol açabilir. Aşiretler gerekli tedbirlerin alınmaması durumunda su için “savaş” çıkabileceği uyarısında bulunuyorlar.
Maysan’daki su sıkıntısı da Dikar, Semave ve Vasit’teki kadar ciddi. Maysan vilayetinin merkezi Emare’de olası bir kuraklık faciaya yol açarak büyük bir göç dalgası yaratabilir. Yetkililer kuraklık durumunda hayvancılık ve tarım sektörünün tamamen çökeceğine dikkat çekiyorlar.
Irak’ın güney vilayetlerinde daha önce de su yüzünden şiddetli çatışmalar çıkmıştı. Üç yıl önce Mutena ve Divaniye vilayetlerindeki aşiretler arasında da benzer kavgalar yaşandı.
Irak’ın güney kesimlerinde yaşanan bu sorun, Anbar, Selahaddin ve Ninova vilayetlerinde yaşanan sorunlardan daha önemsiz değil. Zira yaşam kaynağı olan su aşiretler arasında uzun vadeli yeni çatışmalara yol açabilir.
Irak hükümeti ise tüm çabalara rağmen aşiretler arasındaki su kavgalarına bir çözüm bulabilmiş değil. Zira Irak’ın güneyindeki bazı aşiretler ve aileler suyun akışını kendi kontrollerine alarak diğer çiftlik ve arazilere ulaşmasını engelliyorlar.
Irak hükümeti aşiretler arasındaki su kavgasını bastırmak için askeri yöntemlere başvurarak aileleri su kotalarını yeniden bölüşmeye zorlayabilir. Zira aksi takdirde bazı çiftlikler tamamen susuz kalacak.