Avustralya’nın sığır yasağı Gazze’de alay konusu oldu

GAZZE ŞEHRİ, Gazze Şeridi - Avustralya medyasında 7 Nisan’da çıkan habere göre Avustralya hükümet yetkilileri, Gazze’de danalara kötü muamele edildiğini gösteren görüntüleri inceledikten sonra Gazze’ye canlı büyükbaş ihracatını yasaklama kararı aldı.

Aralık ayında, Animals Australia isimli hayvan hakları grubu, Gazze şehri sokaklarında büyükbaş hayvanların gaddarca kesildiğini ve kötü muamele gördüğünü gösteren fotoğraf ve videoları internette yayımlamıştı. Grup, kötü muameleye uğrayan bazı hayvanların kulaklarına takılı plastik etiketlerden Avustralya’dan gittiklerinin tespit edilebildiğini belirtmişti.

Gazze’nin El Ezher Üniversitesi’nde ekonomi profesörü olan Muin Recep, başka ülkelerin de Avustralya’nın peşinden gitmesi durumunda bu kararın Gazze’de gerçek bir krize yol açabileceğini söylüyor. Al-Monitor’a konuşan Recep, yerel pazarda arzın azalması hâlinde doğal olarak fiyatlarda da büyük bir artış yaşanacağını belirtiyor.

Gazze’deki Tarım Bakanlığı Pazarlama ve Sınır Kapıları Genel Müdürü Tahsin El Sakka aynı fikirde değil. Ona göre Gazze büyükbaş hayvan ithalatını doğrudan Avustralya’dan değil İsrail’den yaptığı için Avustralya’nın bu tedbiri pek etkili olmaz. Sakka, Al-Monitor’a şöyle konuşuyor: “Bu karar bizden ziyade, Avustralya’nın yanı sıra Güney Afrika ve Fransa gibi ülkelerden sığır ithal eden İsrail’i ilgilendiriyor.” Sakka, Gazze’nin büyükbaş hayvan talebini, ayda yaklaşık 3 bin olarak tahmin ediyor.

Avustralya’nın kararı üzerine İsrail, Gazze’ye sığır ihracatını durdurursa neler olabileceği sorusuna karşılık Sakka şu yanıtı veriyor: “İsrail canlı hayvan temin ettiğimiz tek kaynak olduğu için doğal olarak kriz yaşanır. Zira başka bir alternatifimiz kalmadı, özellikle Gazze ve Mısır arasındaki sınır tünellerinin kapanmasının ardından.’’

Kurban Bayramı

İslami bayramlarda Müslümanlar, törensel kurban ritüellerinde hayvan kesiyor. Bu ortamlarda aile bireyleri ve komşuların bir araya geldiği tipik bir şenlik havası oluyor.

Hükümet, hayvanların ne şekilde kesileceğine dair bir yöntem belirlemiyor. Ancak İslami ilkelere göre, kesimin insancıl yöntemlerle yapılması gerekir.

Ne var ki hayvanların etkisiz hâle getirilip kesilmesi sırasında kullanılan yöntemler nedeniyle kaçmaya çalışan hayvanlar, her bayramda onlarca kişiyi hastanelik ediyor.

El Vatan gazetesinin edindiği bilgiye göre, hastane kaynakları ekim 2013’teki Kurban Bayramı’nda 55’i güney Gazze Şeridi’nde, 30’u orta kesimlerde, 40’ı da Gazze Şehri ve kuzeyde olmak üzere toplam 125 yaralanma vakası bildirdi.

Gazze Şeridi’nin kuzeyinde tanınmış bir kasap olan İbrahim El Şeyh, ehil olmayan kişiler tarafından yapılan hayvan kesimlerini “mide bulandırıcı ve İslami değerlerin çiğnenmesi’’ olarak tanımlıyor.

Al-Monitor’a konuşan Şeyh, şöyle devam ediyor: “Hayvan kesimi konusunda deneyimsiz kişilere güvenmek, hayvanların en az acı veren şekilde kesilmesini gerektiren İslami ilkeleri ihlal ediyor. Bu ihlaller, pek çok zaman hayvanların kaçmasına neden oluyor ve bu da hayvanların ya vurularak ya da kamyonlarla ezilerek vahşice öldürülmesi ihtimalini artırıyor.’’

Tarım Bakanlığı yetkilisi Sakka ise kesim yapan sıradan vatandaşlar üzerinde resmi denetimin olmaması konusunda şöyle konuşuyor: “Biz düzgün bir sürecin sağlanması için hayvanların resmi kesimhânelerde kesilmesini tavsiye ediyoruz. Ancak bununla birlikte, bu hayvanların bayram sırasında evlerin önünde kesilmesi özgürlüğünü insanların elinden alamayız.’’ Sakka kesimler esnasında yapılan ihlalleri takip etmenin zorluğuna da dikkat çekiyor.

İğneleyici tepkiler

Avustralya’nın kararı, Gazze’deki Filistinliler arasında iğneleme ve eleştirilere yol açtı. Ancak bunların konusu ihracat yasağı değil, Avustralyalıların İsrail’in Filistinlilere yönelik hak ihlallerine karşı tavır almazken hayvanların gördüğü muameleyle ilgileniyor olmasıydı.

Üniversite öğrencisi Sümeyye Hazandar, konuya ilişkin Al-Monitor’a şöyle konuşuyor: “Hayvanların gördüğü muameleye üzülen Avustralya, İsrail aralık 2008’de Gazze’ye yaptığı saldırıda bin 500 Filistinliyi korkunç bir şekilde katlederken bir şey hissetmedi. Bu karar Filistinlilerin öfkesini kışkırtıyor. ’’

Ekonomi araştırmacısı Muhammed Ebu Cayyab ise 9 Nisan’da El-İktisadiye gazetesinde yayımlanan “Danalar Şanslı’’ başlıklı makalesinde Avustralya’yı alaya alarak şöyle yazıyor: “İnsanlar ölüyor. Çocuklar aç. Hasta insanlar mahsur. Sınırlardan ilaç geçmiyor. Tanklar insanların üzerinden geçiyor. Ekonomi çökmüş durumda. Fabrikalar yıkılıyor. Sular kesiliyor. Gökyüzü ise Filistinli olan her şeye kapalı. Ancak buna rağmen yakın tarihin işgale uğrayan son halkı için uluslararası toplumda tek bir hami veya destekçi bulamıyoruz. Ben Avustralya’ya karşı öfke ifade etmiyorum Açıkça şu soruyu soruyorum: İnsanlara insan, hayvanlara hayvan olarak saygı gösteren onur ve kanun sahibi bir ülke bulabilen Avustralyalı danalar gibi, Filistinlilerin de haysiyetini savunacak, İsrail’i boykot edecek, İsrail’i saldırmaktan, öldürmekten ve Filistinlileri tanklarla ezmekten alıkoyacak ülkeler bulmak mümkün müdür?’’

Komedi gösterileriyle tanınan gazeteci Ayman El Alul ise YouTube’da yayımlanan bir video kaydında konuyla ilgili şu yorumu yapıyor: “Sığırlarının Filistinlilerden gördüğü muameleyi önemseyen ülkeler, İsrail’in Filistinlileri abluka altında tutup sürekli bombalamasını umursamıyor. Bu ülkelere şöyle diyoruz: Uluslararası anlaşmaları ve insan haklarını unutun, bizi de dana sayın.”

Sakka, Alul’un tespitine katılıyor ve şöyle diyor: “Suriye ve Mısır’da binlerce Müslüman öldürülürken sesini çıkarmayan böyle uluslararası konuma sahip bir ülkenin bu kararları alması abes.’’