İslam Devleti (İD) örgütü, kuzey Suriye’de diri diri yaktığı iki Türk askerinin görüntülerini 22 Aralık’ta yayımlayınca Bahreynli yetkililer “vahşi terör suçu” diye tanımladıkları bu barbar eylemi hemen kınadılar. Bu hızlı tepki, bölgede yükselen güvenlik tehditlerine karşı Bahreyn ile Türkiye arasında derinleşen ortaklığın yeni bir işaretiydi. Bahreyn ve Körfez İşbirliği Konseyi’nin (KİK) diğer üyeleri Ankara’yla ilişkilerini ilerletmeye çalışıyor. Krallıkla yönetilen bir takımada devleti olan ve Orta Doğu’daki mezhep çatışmasının en hassas noktalarından biri olan Bahreyn, hem aşırıcı Selefi cihatçıların yükselişi hem de İran’ın Arap dünyasında kazandığı nüfuz karşısında kendini giderek tehdide açık hissediyor.
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Türkiye’de 14 yıl önce iktidara geldikten sonra Ankara’nın KİK üyeleriyle ilişkileri oldukça ısındı, Körfez’deki Arap devletleri de Türkiye’nin KİK’e karşı “zararsız ilgisizlik” politikasından “aktif angajman” politikasına geçmesini olumlu karşıladı. KİK’in 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yönetimine destek vermesi ve daha sonra darbeyi planlamakla suçlanan Fethullah Gülen hareketini terör örgütü ilan etmesi, Bahreyn dâhil Körfez devletlerinin Türkiye’yle ilişkileri derinleştirme kararlılığını yansıtıyor.
