İsminin açıklanmaması kaydıyla Al-Monitor’a konuşan bir kamu görevlisi, BM Filistin Mültecilerine Yardım Ajansı (UNRWA) ile İsrail arasındaki ilişkiyi “çapraşık ve ikircikli” diye tanımlıyor. Kaynak şöyle diyor: “Hamas UNRWA’yı kendi amaçları doğrultusunda kullandığı için İsrail UNRWA’yı Hamas’ın terör eylemlerini kamufle eden bir kuruluş olarak görüyor ama öte yandan ajans olmazsa Gazze Şeridi’nin tümüyle bir insani felaket bölgesine döneceğini biliyor.”
İsrail’in UNRWA’ya ilişkin bu ikilemi Hamas’ın Gazze’yi ele geçirdiği 2007 yılından beri sürüyor. Temel soru şu: Gazze’de topyekûn çöküşü önleyen ama bunu yaptığı için Hamas’ın kaynaklarını halkın insani ihtiyaçları yerine teröre yönlendirmesine imkân veren bir kuruluşa nasıl yaklaşmak gerekir?
ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Nikki Haley geçtiğimiz günlerde Donald Trump yönetiminin UNRWA’ya yapılan parasal katkıyı keseceği uyarısında bulununca İsrail’in ikilemi daha da yakıcı bir hâl aldı. Uyarının sebebi, Trump’ın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımasının ardından Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın ABD arabuluculuğunda İsrail’le masaya oturmayacağı yönündeki sözleriydi.
Hamas’ın UNRWA’yı kullandığını, ajansın da bunu kabullendiğini düşünen İsrail ajanstan “bıkmış” durumda. Hükümetin Filistin bölgelerindeki faaliyetlerinin koordinasyonundan sorumlu olan Tümgeneral Yoav Mordehay UNRWA çalışanlarını sık sık eleştiriyor. Mordehay’a göre UNRWA çalışanları, İsrail’in insani amaçlarla Gazze’ye girişine izin verdiği hammadde ve diğer malzemelerden çalıyor, ayrıca Hamas’ın ajansa bağlı okulların altında tünel kazmasını görmezden geliyor. Haziran 2017’de Gazze’nin kuzeyindeki bir okulun altından tünel kazıldığını açıklayan Mordehay, Hamas’ın öğrencileri canlı kalkan olarak kullandığını söylemiş, UNRWA’yı da öğrencileri tehlikeye attığı halde tünel kazılmasına engel olmadığı için azarlamıştı.
Bundan dört ay sonra ekim 2017’de UNRWA yöneticileri ajansa bağlı bir okulun altında tünel tespit ettiklerini duyurdular. Okulların güvenliğini sağlamak için tedbir aldıklarını, eğitime 10 gün ara verdiklerini açıkladılar.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, ağustos 2017’de İsrail’e ilk ziyaretini yaptığı sırada Mordehay UNRWA-Hamas irtibatına ilişkin bilgiler açıkladı. Mordehay’a göre Hamas, ajansın tüm insani yardım kanallarını istismar ederek İsrail’in güvenliğine zarar veriyor, UNRWA da buna müsaade ediyordu. İsrail sert protestolarda bulunsa da kuruluşun Gazze’deki faaliyetlerini durdurma tehdidinde bulunmadı, Gazze’ye ekipman, hammadde ve yakıt getiren UNRWA’ya bu konuda zorluk çıkarmayı düşünmedi.
UNRWA, Filistin mülteci kamplarında un, pirinç, şeker ve yağ gibi temel gıda maddeleri dağıtıyor. Al-Monitor’a konuşan kamu görevlisi, UNRWA’nın gıda yardımlarıyla kaç kişinin geçindiği konusunda net bir bilgi olmadığını söylüyor ve ekliyor: “Ancak UNRWA’nın açıkladığı verilere dayanarak Gazze’deki halkın en az yarısının tümüyle veya kısmen ajansın gıda yardımlarına bel bağladığını rahatlıkla söyleyebiliriz.”
Aralık 1949’da kurulan UNRWA, mültecilerin bulundukları ülkelerde yardım görüp entegre edilmesini amaçlayan BM Mülteciler Yüksek Komiserliği’nden farklı olarak Gazze’deki mültecilerin durumunu idame ettiriyor. Sayısı her yıl artan yüz binlerce mülteciye bakan UNRWA sayesinde Mısır, İsrail, Filistin Yönetimi ve Hamas bu insanların sorumluluğunu üstünden atabiliyor.
1967’deki Altı Gün Savaşı’ndan başlayarak İsrail ordusunun Gazze’den çekildiği ağustos 2005’e kadar UNRWA önemli bir boşluğu doldurdu ve insanlara temel hizmetler, yeterli yaşam koşulları sağladı. Gazze’deki İsrail idaresi binlerce aç insanı doyurma derdiyle uğraşmadı. Bu konuyu UNRWA hallediyordu. İşlerin böyle yürümesi, 1994’te kurulan Filistin Yönetimi’nin de daha sonra Gazze’yi silah gücüyle ele geçiren Hamas’ın da işine geldi.
Hamas darbesinin ardından ablukaya alınan Gazze’nin ekonomik olarak çökmesi halkın UNRWA’ya bağımlılığını mutlak bir hale getirdi. Dolayısıyla ABD ajansa yaptığı katkıyı keserse Gazze’de sistemin bütünüyle çökeceği ve bunun da İsrail için güvenlik sorunu yaratacağı aşikâr.
Haley 2 Ocak’ta gazetecilere yaptığı açıklamada Filistin tarafı masaya oturmayı reddettiği sürece Trump’ın UNRWA’yı finanse etmek istemediğini anlattı. Kısa süre sonra Trump’ın kendisi de Twitter’dan şu mesajı attı: “Madem Filistinliler artık barışı konuşmak istemiyor gelecekte onlara o büyük ödenekleri niçin verelim?” Trump UNRWA’yı ismen anmasa da kimi kastettiği açıktı.
Gazze’deki gıda ihtiyacını karşılamakta zaten zorlanan UNRWA yönetimi Haley ve Trump’ın açıklamalarından dolayı endişeli. Bu endişeyi Filistin Yönetimi, Hamas, hatta İsrail dahi paylaşıyor. UNRWA’nın alternatifi olmadıkça kimse kuruluşun Gazze’den gitmesini istemiyor.
İsrail ordusunun bu bağlamda ele aldığı kâbus senaryolarının birinde binlerce aç Filistinlinin Erez sınır kapısına yürüyebileceği öngörülüyor. Trump’ın UNRWA’ya mali katkıyı durdurması sonucu Gazze’de açlık baş gösterirse bu senaryo pekâlâ gerçekleşebilir.
Son haftalarda Gazze’den İsrail’e roketler atılıyor ve İsrail bunları durdurmakta zorlanıyor. Bu ortamda UNRWA’ya baskı uygulamak Gazze’deki yangına körükle gitmek anlamına geliyor. Sorun şu ki İsrail bunu ABD Başkanı’na açıkça söylemekte zorlanıyor.