Türkiye, “Afrika Yılı” ilan ettiği 2005’ten bu yana diplomatik ve insani yardım kanallarıyla yürüttüğü Afrika açılımını askeri boyut katarak büyütüyor.
Kıtaya ilgi 1998’de “Afrika’ya Açılım Eylem Planı” ile ivme kazandı ama Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bu eğilimi tutkulu bir seferberliğe dönüştürdü. Arap Baharı’yla zirve yapan bölgesel hevesler, Orta Doğu’da “Yeni Osmanlıcılık” algısıyla karşılaşınca Afrika “bakir bir coğrafya” olarak daha da kıymete bindi. Kuzey Afrika’da Osmanlı mirasına dair “kötü hafıza” nüksetse de kıtanın pek çok bölgesi daha az sorunlu ilişkiler sunuyor. Elbette karşılaşılan engeller Erdoğan’ın kafasında “erişilemez ülkeler” listesi oluşturmuyor.