Ranzanın üzerinde iki büklüm olmuş bir erkek çocuğu küçük parmaklarıyla bir ipe ustaca boncuklar diziyor. Ortaya kalp şeklinde bir anahtarlık çıkıyor. Üstünde “aşk” yazıyor. Az ötede iki oğlan monopol oynuyor. Bir başkası ortak mutfak alanında gözleme çeviriyor. Diğerleri ise National Geographic kanalını seyrediyor ya da aralarında şakalaşarak avluda dolaşıyorlar.
Mısır’dan Bosna’ya, Fransa’dan Pakistan’a çeşitli ülkelerin vatandaşı olan bu çocukları, kendilerine kafa kesmeyi ya da intihar eylemcisi olmayı vadetmiş karanlık bir geçmiş birleştiriyor. Onlar, İslam Devleti’nin (İD) “halifeliğin yavru aslanları” dediği çocuk askerleri.