Katar yaklaşık 21 ay önce İran’daki büyükelçisini geri çekmişti. Söz konusu karar, Şeyh Nimr El Nimr’in idamının ardından yüzlerce İranlının Tahran ve Meşhed’teki Suudi diplomatik temsilciklerine saldırması üzerine Riyad’la dayanışmanın ifadesi olarak alınmıştı. Katar 23 Ağustos’ta büyükelçinin “diplomatik görevlerini sürdürmek” üzere Tahran’a döneceğini açıkladı. Kuşku yok ki bu adım, Suudi Arabistan’la Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) öncülüğünde Katar’ı Sünni Arap devletlerine doğru itmek için uygulanan baskının başarısız olduğunu gösteriyordu.
Kriz tam tersine bir sonuç doğuruyor ve Katar’ı İran’a doğru itiyor. Körfez İşbirliği Konseyi’nde (KİK) 12 haftadır süren bu kavga çözüme kavuşmazsa eğer Katar’ın büyük ayrışmaların yaşandığı bu bölgede kendi jeopolitik çıkarları doğrultusunda İran’la ilişkilerini derinleştirmek isteyeceği şüphesiz. Suudi Arabistan-BAE-Mısır-Bahreyn dörtlüsüsün Katar’a yönelik ablukayı sürdürmesi halinde Doha’nın sırf mecbur kaldığı için de Tahran’la yakınlaşması beklenir.