Ana içeriğe atla

Moskova’nın Türkiye dönüşü

Moskova-Ankara barışmasının temelinde ortak güvenlik çıkarları ve ekonomik menfaatler yatıyor. İngilizceden Türkçeye çevrilmiştir.
Russia's President Vladimir Putin is pictured during a joint news conference with his Turkish counterpart Tayyip Erdogan (not pictured) in Ankara December 1, 2014. Putin said on Monday that Moscow could not carry on with the South Stream project if the European Union was opposed to it. Speaking at a joint news conference with Turkish President Erdogan, Putin said the European Commission was reluctant to give the green light to the South Stream project.  REUTERS/Mikhail Klimentyev/RIA Novosti/Kremlin (TURKEY

Moskova’nın Türkiye’yle barışması kolay olmayacak ama süreç birçoğunun beklediğinden daha hızlı gelişebilir. Aralarındaki siyasi ve kişisel anlaşmazlıklar bir yana Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eski İngiliz başbakanlarından Lord Palmerston’un o meşhur sözünü özümsediği anlaşılıyor: “Ulusların kalıcı dost ve düşmanları yoktur, sadece kalıcı çıkarları vardır.”

Birleşik Krallık hükümetinin resmi web sitesinde bugün bile Palmerston’un dış politikası “iddialı ve yiğitçe” diye tanımlanıyor. O dönemden günümüze 150 yıldan fazla zaman geçmiş olsa da ünlü İngiliz siyasetçi ile Erdoğan ve Putin arasında paralellik görülüyor. Muhtemeldir ki her ikisi de halklarının ileride onları benzer sıfatlarla anmasını umuyor. Yine de Erdoğan’ın özür dilemesi ve Putin’in bu özrü hemen kabul etmesi, ikisinin de “yiğitliklerini” bastırıp pragmatizmi öne çıkardığını, kalıcı çıkarların Rusya’yla Türkiye arasında kalıcı düşmanlığı önlediğini gösteriyor.

Access the Middle East news and analysis you can trust

Join our community of Middle East readers to experience all of Al-Monitor, including 24/7 news, analyses, memos, reports and newsletters.

Subscribe

Only $100 per year.