Ana içeriğe atla

İran’ın itidali Suudi saldırganlığına davetiye mi çıkarıyor?

Yarattığı tüm sıkıntılara rağmen Suudi Arabistan’ın bölgesel politikası Tahran’da hâlen tehdit olarak algılanmıyor. Ancak Suudi Arabistan’a karşılık vermemek yanlış bir hesap olabilir. İngilizceden Türkçeye çevrilmiştir.
Members of the Iranian Army march past President Hassan Rouhani (C top) and military commanders during a parade marking the anniversary of the Iran-Iraq war (1980-88), in Tehran September 22, 2015. REUTERS/Raheb Homavandi/TIMA ATTENTION EDITORS - THIS PICTURE WAS PROVIDED BY A THIRD PARTY. REUTERS IS UNABLE TO INDEPENDENTLY VERIFY THE AUTHENTICITY, CONTENT, LOCATION OR DATE OF THIS IMAGE. FOR EDITORIAL USE ONLY. NOT FOR SALE FOR MARKETING OR ADVERTISING CAMPAIGNS. NO THIRD PARTY SALES. NOT FOR USE BY REUTER

TAHRAN, İran — Türki El Faysal El Suud’un Halkın Mücahitleri Örgütü’nün 9 Temmuz’daki Paris Konferansı’na katılması, üstüne bir de Tahran’da rejim değişikliği çağrısı yapması kıdemli bir Suudi kraliyet mensubunun İran aleyhine yaptığı örneği görülmemiş bir hareketti.

Faysal’ın bu sözlerinden önce İkinci Veliaht Prens Muhammed Bin Selman da 14 Haziran’da başlayan 10 günlük Washington ve Paris ziyaretlerinde “İran tehdidine” karşı koymak gerektiğini belirtmişti. Muhammed’e eşlik eden Suudi Dışişleri Bakanı Adil El Cubeyr de göreve geldiği günden beri izlediği çizgiyi bozmadı. İran'ın bölgesel politikasını eleştirirken iyice ileriye giden Cubeyr Tahran “devrim ihracatına” son versin, dedi.

Access the Middle East news and analysis you can trust

Join our community of Middle East readers to experience all of Al-Monitor, including 24/7 news, analyses, memos, reports and newsletters.

Subscribe

Only $100 per year.