Ana içeriğe atla

İran yeni Suudi sürprizlerine hazır mı?

İran-Suudi husumeti doğrudan bir stratejik çatışmaya dönüşmüş durumda. Tahran’daki Suudi Büyükelçiliği’ne yapılan saldırının ardından çıkan kriz yatışmış olsa da bir sonraki krizde bu mümkün olmayabilir. İngilizceden Türkçeye çevrilmiştir.
RTX20U0T.jpg
Oku 

TAHRAN, İran — İki rakip sürekli birbirine zıt stratejik kararlar alırsa işler eninde sonunda doğrudan çatışmaya varır. İran ve Suudi Arabistan da bunun istisnası değil. İki ülke 2005’ten bu yana zıt stratejik kararlara imza atıyor. Orta Doğu’daki krizlerin akışkanlığı ve büyüklüğü İran’la Suudi Arabistan arasında doğrudan çatışmayı uzun süre geciktirdi. Ancak Orta Doğu’daki jeopolitik ortam Arap Baharı’yla değişti ve Tahran’la Riyad arasındaki stratejik çatışmanın derinliği ve yoğunluğu arttı. Yeni çarpışma alanları ortaya çıkarken iki taraf arasındaki stratejik çatışma belirgin ideolojik boyutlar kazandı. İki ülke zaman içinde bölgesel krizler yelpazesinde iki zıt kutup hâline geldi.

Suudi Arabistan’ın son birkaç yılda karşılaştığı stratejik zorluklar çoğaldı. Krallık bazı müttefiklerini kaybetti ve tabandan gelen değişimleri yönetmekte aciz kaldı. Bu nedenle bir yandan Arap Baharı’nı frenlemek için karşı devrim başlattı, bir yandan da rakiplerine karşı politikalarında değişikliğe gitti. İran’ın bölgesel nüfuzunu kırmak amacıyla bu yaklaşımın merkezine Suriye’yi yerleştirdi. Buna karşılık Tahran da İran, Irak, Suriye ve Lübnan Hizbullahı’ndan oluşan eksene karşı koyan bölgesel güçleri baltalamak için Tunus, Mısır, Bahreyn ve Yemen’de tabandan gelen değişim hareketlerini destekledi.

Access the Middle East news and analysis you can trust

Join our community of Middle East readers to experience all of Al-Monitor, including 24/7 news, analyses, memos, reports and newsletters.

Subscribe

Only $100 per year.