Suriyeli Kürtlerin son bir ayda savaş alanında kazandığı başarılar, Koalisyon’un İslam Devleti’nin (İD) kalesi hâline gelen Rakka’yı kurtarma çabalarına güç kattı. Koalisyon’un askeri desteğiyle İD’i stratejik sınır kasabası Tel Abyad dâhil doğu Suriye’de yuvalandığı bir dizi bölgeden çıkaran Kürt Halk Savunma Birlikleri (YPG) bu ivmeyi sürdürecek karadaki tek güvenilir ve etkin güç olarak görülüyor. Ancak bölgesel dinamiklere daha yakından bakıldığında bu söyleme ilişkin soru işaretleri ve nihai stratejik duruma dair kaygılar oluşuyor. Sünni Arapların çoğunluğu İD’den hazzetmeyebilir ama YPG ile onun siyasi kolu olan Kürt milliyetçisi Demokratik Birlik Partisi’ne (PYD) de karşılar ve Suriyeli Kürtlerin Kürt olmayan bölgelere ilerlemesini engellemek istiyorlar. Kürtler yanlarında etkili bir yerel Arap ortak olmadan taarruza geçerse İD ve başka radikal gruplara desteği artırmakla kalmaz, Kürt halkına yönelik misillemelere yol açar ve Suriye’de etnik temelli, kaynak ve toprak konulu çatışmaları derinleştirir.
Rakka’nın kurtarılması son derece siyasallaşmış bir mevzu olup İD’in bölgeden çıkarılmasından ibaret değildir. Koalisyon ile PYD’nin ilk hedeflerinden biri İD’in Cerablus merkezli ikmal güzergâhını kesmek. Bu sağlanırsa İD için Türkiye’yle tek sınır noktası olarak geriye sadece Azez kalacak. PYD, İD dışındaki diğer İslamcı grupları da bölgeden temizlemek istiyor. Buna Nusra Cephesi terör örgütü de dâhil. Cerablus PYD kontrolüne geçerse Kürt bölgeleri Afrin ve Kobani arasında bağlantı sağlanacak ve Türkiye sınırı boyunca 200 kilometre uzunluğunda bir Kürt kuşağı oluşacak.