Ana içeriğe atla

Marianne gemisi ve Türkiye’nin değişen tutumu

Orta Doğu’daki yeni jeopolitik koşullar bölgesel ilgiyi Gazze’den ziyade Suriye’ye yöneltirken Marianne filosu medyanın fazla ilgisini çekmeden İsrail tarafından durduruldu. İngilizceden Türkçeye çevrilmiştir.
An Israeli naval vessel is seen in the Mediterranean sea outside the port of Ashdod, Israel June 29, 2015. Israel said on Monday it had blocked a boat leading a four-vessel protest flotilla of foreign activists from reaching the Gaza Strip and forced the vessel to sail to the Israeli port. REUTERS/Amir Cohen - RTX1I9PS

Mavi Marmara öncülüğündeki filo ile Marianne öncülüğündeki son dört teknelik filo beş yıl bir aylık bir arayla Gazze’ye yelken açtı. Mayıs 2010’daki filonun katılımcıları arasında İsrail parlamentosunun Arap vekillerinden Ulusal Demokratik Meclis Partisi (Balad) üyesi Hanin Zoabi yer alıyordu. Bu defa da başka bir Balad üyesi olan İsrailli Arap vekil Basil Gattas Marianne teknesinin yolcuları arasındaydı. Bu, iki olay arasında var olan neredeyse tek benzerlik. Kanlı bir travmaya dönüşen ilk olayın yankıları bölgede yıllarca sürerken son olay medyada pek yer almadı ve ciddi bir ilgi uyandırmadı. Dahası bu defa öncü tekneye eşlik eden tekneler İsrail tarafından durdurulmadan geri döndü.

Toplam dokuz gemiden oluşacakken altı gemiyle yola çıkan Mavi Marmara filosunda yüzlerce aktivist vardı. Bunların birçoğu Türkiye’nin İHH örgütüne mensuptu ve yanlarına demir çubuklar, bıçaklar ve anlaşıldığı kadarıyla silah dahi almıştı. Türkiye tüm gücüyle filoya destek verdi. O günlerde ülkenin muktedir başbakanı olan Recep Tayyip Erdoğan’ın gölgesi her yerde hissediliyordu.

Access the Middle East news and analysis you can trust

Join our community of Middle East readers to experience all of Al-Monitor, including 24/7 news, analyses, memos, reports and newsletters.

Subscribe

Only $100 per year.