Birbirlerinin gücünü ve sabrını yeterince test ettikleri ortak tarihsel geçmişten gelen Türkiye ile İran, ikili ilişkilerin uçurumun kenarına sürüklendiğinde illaki tutunacak dallar bulmuştur. Tarihin derinliklerinde karşılığı olan güvensizliklerin güncel nedenlerle yeniden nüksettiği günlerden geçiyoruz. Malum aradaki kara kedi Suriye. Şimdi her iki ülke de artık birbirine tutunacakları noktalar arıyor. Hazreti (İmam) Hasan’ın barış yoluna atfen geliştirilen ‘kahramanca esneklik’ konseptinden hareketle İran diplomasisine itidal getirmeye çalışan yeni Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin bu tarzı, Batı ile gerilimleri düşürmede olduğu kadar Türkiye ile yeni bir başlangıç için iyi bir fırsat. Açıklamalar bakılırsa her iki taraf da bu fırsatı değerlendirme iradesini gösteriyor. “ABD ve Avrupalı müttefikler İran’a yaklaşırsa Türkiye’nin bölgesel önemi azalır” retoriğini dillendirmek artık hem demode hem lüks.
Çiçek’in Şiraz turu