Ana içeriğe atla

Türkiye’de basına sansürün utanç verici örnekleri yaşanıyor

Türkiye'de bir gazetenin kendi ombudsmanına uyguladığı sansür, medya özgürlüğü sorununa ilişkin alarm veriyor.
A man sells newspapers to people as they leave the subway station at Taksim Square in Istanbul June 4, 2013. Pockets of protesters clashed with Turkish riot police overnight and a union federation began a two-day strike on Tuesday as anti-government demonstrations in which two people have died stretched into a fifth day. Hundreds of police and protesters have been injured since Friday, when a demonstration to halt construction in a park in an Istanbul square grew into mass protests against a heavy-handed po
Oku 

Türkiye’de ne zaman hükümeti rahatsız eden bir kriz yaşansa, basın özgürlüğünün boğazındaki ip bir ilmek daha sıkılıyor. Şubat ayında, üç milletvekilinin hükümetin bilgisi dâhilinde PKK’nın lideri Abdullah Öcalan’la İmralı cezaevinde yaptıkları görüşmenin tutanakları Milliyet gazetesinde yayınlanınca, gazete başbakan Erdoğan’ın öfkeli yorumlarının hedefi haline gelmişti.

İlk önce gazete, eline geçen görüşme tutanağını yayınlamanın önemli bir gazetecilik faaliyeti olduğunu söyleyerek haberini savundu. Ardından Erdoğan “batsın sizin gazeteciliğiniz” diyerek eleştirilerinin tonunu tehditkâr bir havaya büründürdü ve bunun sonucunda Türkiye’nin en eski ve köklü gazetelerinden birisi olan Milliyet, yine Türkiye’nin çok tanınmış ve en saygın gazetecilerinden birisi olan, başyazarı Hasan Cemal’in gazetenin pozisyonunu savunan yazısına sansür uyguladı.

Access the Middle East news and analysis you can trust

Join our community of Middle East readers to experience all of Al-Monitor, including 24/7 news, analyses, memos, reports and newsletters.

Subscribe

Only $100 per year.