Ana içeriğe atla
Analysis

Erdoğan Afrika’da neden Putin’le aynı şarkıyı söylüyor?

Türkiye Mali’de olduğu gibi cuntacılara açık desteğin diğer ülkelerle ilişkileri baltalayabileceğini görmüş olmalı ki Nijer’de kendini biraz frenliyor. Fakat oluşacak fırsatları kaçırmama adına darbeleri kınamayan ve sömürgecilerin günahları üzerinden siyaset yapan tarzıyla Rusya ile çakışıyor.
Somalis celebrate the victory of Turkish President Recep Tayyip Erdogan after he won the presidential run-off election during the celebrations organised by the government in Mogadishu, on May 29, 2023.
Oku 

Rusya gibi Türkiye de Afrika’da eski sömürgeci güçler aleyhine bozulan statükonun kendilerine alan açacağı düşüncesiyle hareket ediyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Federasyonu Başkanı Vladimir Putin eski sömürgelerdeki bağımlılık ilişkisine karşı yükselen tepkileri ve Batılı güçlerin liderliğinde yürütülen terörle mücadele operasyonlarındaki başarısızlıkları kullanan darbecileri kınamadan yeni dönemde oluşacak fırsatlara odaklanıyor. 

Erdoğan sürekli olarak Fransa’nın sömürgecilik geçmişine atıf yapıyor. Putin de 27-28 Temmuz’da Afrika-Rusya Zirvesi sırasında sömürgeciliğin bazı tezahürlerinin ortadan kalkmadığına dair sözleriyle dikkat çekti

Erdoğan 2020’de Mali’deki darbenin hemen ardından dönemin Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nu başkent Bamako’ya göndererek fırsatçılığını çok belli etmişti. Burkina Faso ve Nijer’e sıra gelince daha temkinli bir yaklaşım benimsendi. Dışişleri Bakanlığı, “Nijer’de Silahlı Kuvvetler içerisindeki bir grup tarafından darbe girişiminde bulunularak demokratik seçimlerle iş başına gelen Cumhurbaşkanı Mohamed Bazoum’un görevinden alıkonmasını ve tüm demokratik kurumların askıya alınmasını derin endişeyle takip ediyoruz. Dost ve kardeş Nijer’de anayasal düzen ile toplumsal barış ve istikrarın bozulmamasını temenni ediyoruz. Türkiye bu zor dönemde Nijer’in yanında yer almaya devam edecektir” açıklamasını yaptı. Aynı ifadeler 2022’de Burkina Faso’daki darbe için de kullanılmıştı. 

Tutum değişikliğinde Mali’deki falsodan ders çıkarılmış olabilir. Çavuşoğlu’nun, seçimle iktidara gelmiş Devlet Başkanı İbrahim Keita’yı deviren cuntanın liderleriyle görüşmesi biraz tuhaf kaçmıştı. Darbeden hemen önce sivil örgütleri Keita’ya karşı birleştiren eski Yüksek İslam Konseyi Başkanı İmam Mahmud Dicko’nun İslamcı çevrelerle ilişkileri nedeniyle Erdoğan’ın darbecilere yakınlık duyduğu öne sürülmüştü. Belki en önemli faktör kurulan iyi ilişkilere rağmen Keita’nın “Paris’in adamı” olarak görülmesiydi. Ayrıca Keita o dönem Türkiye’nin kavgalı olduğu Birleşik Arap Emirlikleri’ne yakın duruyordu. 

Access the Middle East news and analysis you can trust

Join our community of Middle East readers to experience all of Al-Monitor, including 24/7 news, analyses, memos, reports and newsletters.

Subscribe

Only $100 per year.