İsrail hükümeti iki hafta önce İsrail’deki İslami Hareket’in kuzey kolunu yasaklama kararı aldı ama bu kararı gizli tuttu. Başbakan Benjamin Netanyahu, İsrail vatandaşı yaklaşık 10 bin İslami Hareket üyesini suçlu konumuna sokacak bu kararı açıklamak için uygun bir an bekledi. Paris’te 13 Kasım’da meydana gelen terör saldırıları ona mükemmel bir fırsat sundu. Böylece Fransa ve tüm Avrupa’nın İslamcı terör yüzünden teyakkuza geçtiği bir ortamda yıkıcı iç unsurlarla nasıl mücadele edileceğini, “koruyucu demokrasi” kavramının nasıl uygulanacağını İsrail gösterecekti.
Öte yandan yasak kararı görüş birliğiyle alınmadı. Şin Bet 15 yıldır bu adıma karşıydı. Tabii radikal İslam’a sempati duyduğu için değil, pragmatik bazı gerekçeler nedeniyle.