Teknoloji gelenekleri çoğu zaman öldürür. Ancak Türk kahvesi için tam tersi bir durum yaşanıyor. Unutulmaya yüz tutan bu 500 yıllık gelenek, Türk kahvesi makinesinin icadı ve kahve düşkünü yeni şehirli gençler sayesinde yeniden hayat buluyor.
Kahvenin tarihçesinde Avrupa’nın kahveyle 17’nci yüzyılda Osmanlılar sayesinde tanıştığı anlatılır. Kamuoyunun oluştuğu ilk merkezler olarak kabul edilen kahvehaneler, İstanbul’da 16’ncı yüzyılda ortaya çıkmış ve hızla yayılmıştı. Her kesimden insanın uğrak yeri olan, dinden siyasete kadar her şeyin konuşulduğu kahvehaneler, Bab-ı Ali’nin de huzurunu kaçırmıştı. Yazar ve devrimcilerin buluşma noktası olan meşhur Paris kafeleri ancak bir asır sonra ortaya çıkacaktı. Ancak 20’nci yüzyılda kahvenin fiyatı yükselince çay öne geçti ve Türkler dünyanın bir numaralı çay tüketicisi oldu.