ABD Başkanı Barack Obama 6 Ağustos’ta Filistin Yönetimi ve liderlerine "büyük sempati" duyduğunu söylediğinde bu ifadesini geleneksel diplomasi lügatinden almamıştı. Obama, New York Times yazarı Thomas Friedman’a 8 Ağustos’ta verdiği mülakatta söylediği gibi Abbas’ın tarihi kararlar veremeyecek kadar güçsüz olduğuna inanıyor. Ancak Abbas’a sempati ifade etmesi, Filistin liderine verdiği desteği yansıtıyor. Obama, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’ya olan hissiyatını anlatsaydı aynı dili kullanır mıydı bilinmez.
Üst düzey ABD Dışişleri Bakanlığı yetkililerine göre Washington, Abbas’ın şiddete karşı kararlı duruşunu takdir ediyor. Bu duruş olmasaydı Gazze savaşı sırasında muhtemelen üçüncü bir İntifada patlak verirdi. Ateşkes koşullarını Abbas’la defalarca telefonda görüşen ABD Dışişleri Bakanı John Kerry de Abbas’ın İsrail ile savaş dönemlerinde Hamas ile arasına mesafe koymasını takdir ediyor. Washington, Abbas’ın bağımsız tutumu ve bölgesel etkinliği sayesinde Gazze’ye ilişkin düzenlemeler ile Filistin-İsrail ihtilafının çözümü arasında köprü kurma fırsatı olduğunu düşünüyor. Amerikalı diplomatlara göre ABD’nin bölgedeki diplomatik faaliyetleri, en azından Filistin’in savaş sonrası daha da istikrarsızlaşmasını önlemek için gerekli. Bu da yeniden güvenlik iş birliğine ve yerleşimlerin dondurulmasına odaklanmak anlamına geliyor.