Ana içeriğe atla

Suudi dış politikası İran ve Türkiye’yi birbirine itiyor

Suudi Arabistan’ın Katar’a uyguladığı abluka İran’a bölgesel diplomasi ve iş birliği alanı açıyor. İngilizceden Türkçeye çevrilmiştir.
Iran_Turkey.jpg

Bölgesel gerilimler, ikili anlaşmazlıklar ve hatta kan dökülmesine rağmen Katar-İran ilişkilerini canlı tutan ince bir damar her zaman var olmuştur. Basra Körfezi’ne kıyıdaş bu iki devlet asla müttefik olmadı. İkili ilişkilerin çok daha iyi olduğu 21’inci yüzyılın ilk 10 senesinde bile... Ancak Katar ve İran 2012’den bu yana Suriye’de dolaylı olarak çatışma hâlinde olsalar da hiçbir zaman düşman da olmadılar. Öyle ki İran’daki iktidar çevreleri Katar’ın en büyük televizyon ağı El Cezire’nin son altı yılda benimsediği söylemi hasmane olarak görse de El Cezire’nin Tahran bürosu hiçbir zaman kapatılmadı.

Bu tuhaf ilişki, Katar’ın en büyük Arap komşusu ve İran’ın başlıca bölgesel rakibi olan Suudi Arabistan’ı her zaman korkuttu. Zira Suudi Arabistan, bu ilişkiyi ulusal güvenliğine ciddi bir tehdit ve İran’ın Körfez İşbirliği Konseyi’ni bölmek için kullanabileceği bir zafiyet olarak görüyor. 5 Haziran’da Katar’la diplomatik ilişkilerini keserek ambargo kararı alan Suudi Arabistan ve müttefiklerinin krizi bitirmek için Katar’a ilettikleri talep listesi de bu korkuyu yansıtıyor. Kuveyt üzerinden iletilen taleplerin birincisi “İran’la diplomatik ilişkilerin kesilmesi”. Bunun yanı sıra Katar’da bulundukları iddia edilen İran Devrim Muhafızları’nın ülkeden gönderilmesi, Tahran’la askeri iş birliğinin sonlandırılması ve ticari ilişkilerin azaltılması da listede yer alan talepler arasında. Katar bu taleplere yanıtını listenin iletilmesinden 48 saat sonra verdi.

Access the Middle East news and analysis you can trust

Join our community of Middle East readers to experience all of Al-Monitor, including 24/7 news, analyses, memos, reports and newsletters.

Subscribe

Only $100 per year.