Sedat Laçiner geçen mart ayına kadar 35 bini aşkın öğrencisiyle Türkiye’nin en büyük üniversitelerinden biri olan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’nin (ÇOMÜ) rektörüydü. Doktorasını Londra’daki Kings College’da yapan Uluslararası İlişkiler Profesörü Laçiner, sık sık yazdığı köşe yazıları ve katıldığı tartışma programları dolayısıyla da tanınan bir isim. Eskiden Ak Parti hükümetine desteğiyle bilinen Laçiner, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz iki yılda giderek otoriterleşmesi üzerine eleştirel bir çizgiye kaydı. Çok geçmeden bazı Erdoğan yanlısı yorumcular onu “paralel” olmakla suçladı. Bazılarına göre ise odasında Erdoğan yerine Abdullah Gül’ün fotoğrafının asılı olması bile şaibeliydi.
Belki hikayenin devamını anlatmadan önce, Türkiye ile Batı üniversitelerindeki yönetim usulü açısından pek çok Batılıya şaşırtıcı görünecek önemli bir farkı belirtmek gerekiyor. Türkiye’de rektörlerin seçimi için önce akademisyenler arasında bir ön oylama yapılır. Ancak bu ön oylamanın sonuçları bağlayıcı değildir. Merkeziyetçilik takıntılı Türkiye Anayasa’sına göre tüm üniversiteler Yükseköğretim Kurumu’na ve o kurum da Cumhurbaşkanı’na bağlı olduğu için son sözü Cumhurbaşkanı söyler.