Rusya’nın Orta Doğu’da -- ya da herhangi bir bölgede -- ilişkileri nadiren basit olur, ama Katar’la ilişkisi bilhassa çetrefillidir. Moskova ile Doha arasında Suriye konusunda yaşanan gerilim, ilişkilerinin en göze çarpan unsuru sayılır. Katar, Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad’ın devrilmesinin en kararlı savunucularından biri iken Rusya, Esad’a desteğini sürdürüyor.
İki tarafın Sünni İslam ideolojilerine temel tavır farkını yansıtan bu karşıtlık, Rusya’nın Çeçenistan’daki savaşlarında Çeçen ayrılıkçıların Katar’da finansal destek arayıp bulmasıyla ilk defa somut olarak ortaya çıkmıştı. Rus yetkililer sürekli olarak bu çatışmaları ve onların ürettiği terörü başlıca ulusal güvenlik tehdidi olarak dile getirirken bu karşıtlık, ikili ilişkilerin belirleyicisi hâline gelebilirdi. Ancak Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Çeçenistan’ı sonunda kontrol altına alması ve bölgenin yönetimini gaddar ve yolsuz Çeçen Cumhurbaşkanı Ramazan Kadirov’a havale etmesiyle birlikte gündelik şiddet azaldı ve belki de böylece bu ihtimalin önüne geçilmiş oldu.