Suriye'nin Kürt bölgeleri, savaşın kol gezdiği ülkenin diğer kesimlerinden gittikçe soyutlanıyor. Çoğu Arap olan isyancıların kalelerine bombardımanı sürdüren Şam yönetimi, kasım 2013'te Kürtlerin geçici özerk yönetim kurmasına izin verdi. 50 yılı aşkın süredir Baasçı ayrımcılığına maruz kalan Kürtler, bir yıl önce hayal bile edilemeyecek bir hak kazandı: 18 Aralık'ta devlet üniversitelerinde Kürtçe derslerinin konduğu duyuruldu. Oysa Suriye Eğitim Bakanlığı daha kasım 2012'de ülkenin kuzeydoğusunda bulunan Haseki'de Kürt partilerin girişimiyle Kürtçe dersi konan tüm okulları geçici olarak kapatmıştı.
Suriye’de Kürtçe öğretiminde hâlen aksaklıklar söz konusu. Kürtler Latin alfabesi kullandığı hâlde, sadece üniversitelerle sınırlı olan Kürtçe derslerinde Arap alfabesi kullanılıyor. Ayrıca bu yeni uygulamanın Cenevre-2 Konferansı öncesinde Kürtlerin ve uluslararası toplumun desteğini kazanmaya dönük taktiksel bir hamle olduğuna ilişkin yaygın bir kanı mevcut. Yine de bu akademik reform, Kürtlerin rejimin kendilerine yönelik kültürel ve siyasi husumetini tersine çevirme becerisini göstermesi açısından olumlu. Kürt milliyetçilerin ulusal emelleri, Suriye'deki isyanın başından bu yana hep canlı kaldı. Kürt halkı da kendi menfaatleri uğruna hükümetle uzlaşma fikrini büyük ölçüde kabul eder oldu.