Şii din adamlarının siyasete nüfuz etme çabalarının uzun bir tarihçesi vardır. Şii din adamlarının silahlı örgütler kurması ise, yirminci yüzyılın ortalarında görülmeye başlanmıştır. İran’daki İslam Fedaileri hareketi, bunların ilki sayılır. Nevab Safevi adında genç bir vaizin kurduğu hareket, kendisine karşı çıkan aydınları, din adamlarını ve siyasetçileri hedef aldı. İranlı tarihçi ve dilbilimci Ahmed Kasravi, hareketin en tanınmış kurbanlarından biriydi. İran Devrimi’nden sonra simgesel kahraman haline gelen Safevi, birçok Şii devrimci grup tarafından örnek alındı. Bunun yanı sıra, cihatçı Müslüman Kardeşler hareketi de, devrimci Şii gruplarını etkiledi.
Irak’ta İslami Dava Partisi, Şii din adamlarıyla bağlantılı siyasi partilerin ilk örneğidir. Saddam döneminde rejime karşı silahlı eylemlere girişen parti, bazı olaylarda sivillerin de ölümüne neden oldu. 2003 yılında ise Mehdi Ordusu kuruldu. Mukteda El Sadr’ın önderlik ettiği örgüt, Irak’ta doğrudan bir din adamı tarafından yönetilen ilk milis gücü oldu. Mehdi Ordusu, Şii medreselerinin önde gelenlerinden kabul görmediği gibi, Necef’teki Şii otoritelerin eleştirisine hedef oldu. Ayetullah Sistani’nin resmi sözcüsü Hamid El Kafaf, “Seyyid El Sistani’nin Şifa Yolculuğu ve Necef Krizi” isimli kitabında bu konuya değinir.